
Yazarlar: Sermaye Piyasası Hukuku Departmanı, Prof. Dr. Ali Paslı, Av. Mustafa Şahin
GİRİŞ
Şirketlerin uzun vadeli finansman sağlamak amacıyla başvurdukları yöntemlerden biri tahvil ihracıdır. Tahvil, şirketlerin borçlu sıfatıyla ihraç ettiği ve yatırımcılara satarak belirli tarihlerde anapara ve faiz ödemeyi taahhüt ettikleri sermaye piyasası aracını ifade etmektedir. Bu açıdan tahvil, hem yatırımcılara düzenli getiri imkânı sunmakta hem de ihraççılara banka kredilerine alternatif uzun vadeli bir kaynak sağlamaktadır.
Türkiye’de tahvil ihracı, 6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu (“SerPK”), 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu (“TTK”), VII-128.8 sayılı Borçlanma Araçları Tebliği, II-5.1 sayılı İzahname ve İhraç Belgesi Tebliği, II-5.2 sayılı Sermaye Piyasası Araçlarının Satışı Tebliği ve ilgili diğer düzenlemeler çerçevesinde gerçekleştirilmektedir. Sermaye Piyasası Kurulu (“SPK”) tarafından belirlenen bu düzenlemeler, ihraççıların uymakla yükümlü oldukları usul ve esasları ortaya koymaktadır.
A. Tahvilin Tanımı ve Sermaye Piyasasındaki Yeri
Borçlanma aracı niteliğindeki tahvil, Borçlanma Araçları Tebliği’nde, ihraççıların borçlu sıfatıyla düzenleyip sattığı ve vadesi en az 365 gün olan menkul kıymet olarak tanımlanmaktadır. Bu araç, yatırımcısına faiz ve anapara ödemesi yapılmasını güvence altına almakta, ihraççıya ise orta ve uzun vadeli finansman temini sağlamaktadır.
Tahviller yalnızca anonim şirketler tarafından değil; devlet, kamu kurumları ve yerel yönetimler tarafından da ihraç edilmektedir. Bu yönüyle tahvil, ekonomik sistemde hem özel sektörün hem de kamunun önemli bir finansman kaynağı olarak kullanılmaktadır. Türkiye’de sermaye piyasalarının gelişmesiyle birlikte, şirketlerin tahvil ihracına yönelme eğilimi artmaktadır.
B. Tahvil Türleri
Tahvillerin en temel özelliği, ihraççıyı vade süresince faiz ve anapara ödemesi yapma yükümlülüğü altına sokmasıdır. Bununla birlikte, sermaye piyasası mevzuatı kapsamında farklı türde tahviller de düzenlenmiştir. Bunlardan biri paya dönüştürülebilir tahviller, diğeri ise değiştirilebilir tahvillerdir.
Paya dönüştürülebilir tahviller, yatırımcısına ihraççı şirketin paylarını edinme hakkı verir. Bu durumda yatırımcı, vade sonunda tahvilini şirkete iade ederek anapara ve faiz alabileceği gibi, tahvili paya dönüştürmeyi de tercih edebilir.
Değiştirilebilir tahviller ise başka bir ortaklığın borsada işlem gören paylarıyla değiştirme imkânı sağlar. Bu türler, yatırımcıya esneklik sunarken ihraççıya da uzun vadeli finansman sağlama avantajı verir.
C. Tahvil İhraç Türleri
Türkiye’de tahvil ihracı, halka arz edilerek veya halka arz edilmeksizin yapılabilmektedir.
Halka arz edilerek tahvil ihracı, şirketlerin geniş yatırımcı kitlesine ulaşarak fon sağlamalarına imkân tanımaktadır. SPKn’nin 4. maddesi uyarınca halka arz edilecek tahviller için izahname hazırlanması ve SPK tarafından onaylanması zorunlu kılınmaktadır. Onaylanan izahnamenin kamuya duyurulması gerekmektedir. Ayrıca tahvillerin borsada işlem görebilmesi için Borsa İstanbul’a (“BİST”) başvuru yapılması gerekmektedir.
Halka arz edilmeksizin tahvil ihracı ise nitelikli yatırımcılara satış veya tahsisli satış şeklinde yapılabilmektedir. Nitelikli yatırımcılara yapılan satışlarda izahname hazırlama yükümlülüğü bulunmamakta, bunun yerine ihraç belgesi düzenlenmektedir. Tahsisli satışta ise alıcı önceden belirlenmektedir. Ancak yatırımcı sayısının 150’yi aşması halinde, halka arz hükümlerine tabi olunması gerekmektedir.
Yurt dışında tahvil ihracı da mevzuat tarafından öngörülmektedir. Borçlanma Araçları Tebliği’nin 4. maddesi uyarınca yurt dışı ihraçlarda ihraç tavanı Türk Lirası veya döviz cinsinden belirlenebilmekte, satışların farklı para birimlerinden yapılabilmesi mümkün olmaktadır. Bu durumda Merkez Bankası kurları esas alınarak hesaplama yapılmaktadır.
D. İhraç Süreci ve Başvurular
Tahvil ihracının ilk aşamasını şirket içi karar mekanizmaları oluşturmaktadır. Şirketin esas sözleşmesinde tahvil ihracını engelleyici bir hüküm bulunmaması gerekmektedir.
Tahvil ihracı kararı, genel kurul tarafından alınmakta; ancak TTK’nın 505. maddesi uyarınca bu yetki en fazla on beş ay süreyle yönetim kuruluna devredilebilmektedir. Uygulamada genellikle yönetim kurulunun yetkilendirilmesi tercih edildiği görülmüştür.
Yetkili organ kararının alınmasının ardından, en geç bir yıl içinde SPK’ya başvuru yapılması zorunlu tutulmaktadır. Başvuru sürecinde izahname veya ihraç belgesi, bağımsız denetimden geçmiş finansal tablolar, aracılık sözleşmeleri ve kredi derecelendirme raporları hazırlanarak Kurul’a sunulmaktadır. SPK tarafından onaylanan belgeler bir yıl süreyle geçerlilik taşımakta ve bu süre içinde farklı tertipler halinde ihraç yapılabilmektedir. Ayrıca ihraççılar, satışa sunulan toplam tutarın %50’sini aşmamak kaydıyla ek satış gerçekleştirebilmektedir.
E. Üçüncü Taraf Kurumlar Nezdindeki Süreçler
Tahvil ihracı yalnızca SPK onayı ile sınırlı kalmamaktadır. Sürecin tamamlanabilmesi için farklı kurumlara da başvuru yapılması gerekmektedir. Bu kurumların başında Merkezi Kayıt Kuruluşu (“MKK”) gelmektedir. Tahvillerin elektronik ortamda kayden ihracı zorunlu tutulmakta ve hak sahipliği kayıtları MKK nezdinde tutulmaktadır.
Borsa İstanbul’a yapılacak başvurular, tahvillerin borçlanma araçları piyasasında işlem görmesini sağlamaktadır. Ayrıca, tahvil ihracı sürecinde hazırlanan izahname ve ihraç belgesinin kamuya duyurulabilmesi için Kamuyu Aydınlatma Platformu (“KAP”) üyeliği gerekmektedir. Şirketin KAP kaydı bulunmuyorsa, ihraç öncesinde bu üyeliğin tesis edilmesi zorunludur.
F. Kotasyon Süreci
Tahvillerin Borsa İstanbul kotuna alınabilmesi belirli şartlara bağlanmaktadır. İhraççı şirketin kuruluşundan itibaren en az iki yıl geçmiş olması, bağımsız denetimden geçmiş finansal tablolarında özsermayesinin sermayesinden büyük olması ve son iki yılın en az birinde kâr elde etmiş olması gerekmektedir. Ayrıca, şirketin faaliyetlerini olumsuz etkileyecek nitelikte hukuki uyuşmazlıklarının bulunmaması şart koşulmaktadır.
Kotasyon başvurusu sırasında ayrıca ihraççı şirketin yöneticilerinin ve hâkim ortaklarının belirli suçlardan mahkûmiyetinin bulunmadığının bağımsız bir hukukçu raporuyla belgelenmesi istenmektedir. Bununla birlikte, Borsa İstanbul’da hâlihazırda işlem gören şirketler ve belirli şartları sağlayan bankalar için bu koşulların bir kısmı aranmamaktadır. Nitelikli yatırımcıya yönelik satışlarda ise kotasyon süreci daha basit yürütülmekte, SPK onayının ardından satışın gerçekleşmesi ile birlikte borsa kaydı yapılmaktadır.
SONUÇ
Tahvil ihracı, şirketlere uzun vadeli finansman sağlama imkânı tanımakta ve sermaye piyasalarıyla entegrasyonlarını güçlendirmektedir. Ancak bu süreç, SerPK ve ilgili tebliğler uyarınca sıkı düzenlemelere tabi tutulmaktadır. İhraççı şirketlerin esas sözleşmelerini, karar alma mekanizmalarını ve mali tablolarını ihraç öncesinde uyumlu hale getirmeleri gerekmektedir. Ayrıca izahname veya ihraç belgesi hazırlanarak SPK onayına sunulmalı; MKK, Borsa İstanbul ve KAP nezdinde gerekli başvurular yapılmalıdır.
Doğru şekilde kurgulanan bir tahvil ihracı, şirketlere yalnızca finansman kaynağı sağlamakla kalmamakta; aynı zamanda kurumsal yapılarını güçlendirmekte, yatırımcı güvenini artırmakta ve sermaye piyasalarıyla bütünleşmelerine katkıda bulunmaktadır.
Güncel Bilgilerden Haberdar Olun
Ekibimizin Akademiye Katkıları